Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası, politika faizini 19’dan 8.5’e kadar düşürdüğü 2021 yılının son aylarından itibaren bir kez daha gözler yeni faiz politikasına çevrildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Hazine ve Maliye Bakanlığı görevini Mehmet Şimşek’e devretmesiyle birlikte, Şimşek’in para politikası konusundaki açıklamaları oldukça önemli hale geldi. Şimşek, Türkiye’nin rasyonel bir zemine dönme dışında bir seçeneğinin kalmadığını vurgulayarak, kurala dayalı ve öngörülebilir bir ekonomi politikası ile refaha ulaşmanın anahtarının bu olduğunu belirtti.
Fransız bankası Société Générale (SocGen) ise Şimşek’in ekonomi politikalarındaki değişimler sonrası önümüzdeki faiz toplantısında 650 baz puanlık bir artış olacağı tahmininde bulundu. Analistler, merkez bankasının bu ay 650 baz puanlık bir artış ve ardından temmuz ve ağustos aylarında da 500 baz puanlık artışlarla politika faizinin mevcut yüzde 8,5’ten yüzde 25’e kadar çıkacağını öngördü. SocGen Stratejisti Marek Drimal ise faiz artışı olasılığı ve turizmden sağlanacak döviz gelirlerinin önümüzdeki aylarda liranın düşmesini engelleyeceğini belirtse de, Türkiye’nin dış dengesizliklerine ve kredi genişlemesine yönelik düzenlemeler yapılmadığı takdirde liranın önümüzdeki kış yeniden düşebileceği uyarısında bulundu.
Sonuç olarak, Mehmet Şimşek’in öngörülebilir bir ekonomi politikası ile refaha ulaşmanın anahtar olduğunu vurgulaması ve Fransız bankası Société Générale’nin önümüzdeki faiz toplantısında artış öngörüsü, Türkiye’nin para politikası konusundaki tartışmaların merkezinde yer alıyor.