Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, Gazze’de yaşanan saldırılar ve sivil kayıplar hakkında açıklama yaptı. Borrell, İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uymasının zorunlu olduğunu vurgulayarak, İsrail’in meşru müdafaa hakkını nasıl kullandığının önemli olduğunu belirtti. Bunun sadece ahlaki bir yükümlülük olmadığını, aynı zamanda hukuki bir yükümlülük olduğunu ifade etti.Borrell, Gazze’deki saldırıların yeniden başlamasının ardından yaşanan insan hakları ihlalleri ve sivil kayıplar konusunda endişelerini dile getirdi. “İnsani ara”ların devam etmesi gerektiğini ve tüm Filistin toprakları için kapsamlı bir siyasi çözüm üzerine çalışılması gerektiğini vurguladı.Batı Şeria’daki duruma da değinen Borrell, burada yaşanan Filistinlilerin öldürülmesinden büyük üzüntü duyduğunu belirtti. Bölgedeki tansiyonun yükselmesinin önlenmesi ve insan haklarının korunması için tüm tarafların sorumluluklarına dikkat çeken Borrell, diyalog ve müzakere yoluyla barışçıl bir çözümün bulunması gerektiğini ifade etti.AB Yüksek Temsilcisi, uluslararası toplumun Gazze’deki saldırıları ve sivil kayıpları izlemesini ve taraflara çağrıda bulunmasını istedi. Borrell, İsrail’in uluslararası insancıl hukuka uymasının zorunlu olduğunu bir kez daha vurgulayarak, bölgedeki tüm taraflara çatışmaların sona erdirilmesi ve barışçıl bir çözüm bulunması çağrısında bulundu.Sonuç olarak, Avrupa Birliği Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Josep Borrell, İsrail’in Gazze’deki saldırılarının yeniden başlaması ve sivil kayıpların artması konusunda uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısında bulundu. Borrell, “insani ara”ların devam etmesi ve tüm Filistin toprakları için kapsamlı bir siyasi çözümün çalışmalarının yapılması gerektiğini belirtti. Ayrıca Batı Şeria’daki duruma da değinen Borrell, bölgedeki tansiyonun yükselmesinin önlenmesi ve diyalog yoluyla barışçıl bir çözüm bulunması gerektiğini vurguladı.
İsrail’in Gazze’yi işgalinde son durum
7 Ekim sabahı, İsrail’in Filistinlilere ve özellikle Mescid-i Aksa’ya yönelik sürekli ihlallerine karşılık verme amacıyla Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları kapsamlı bir saldırı düzenledi. Bu olayın ardından İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne yoğun bir hava bombardımanı başlattı.
İsrail yetkilileri, 7 Ekim’deki saldırılarda 310’dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin hayatını kaybettiğini ve 5 bin 132 kişinin yaralandığını duyurdu. İsrail ordusuna göre, aynı tarihler arasında Gazze’deki çatışmalarda 70, Lübnan sınırında ise 6 İsrail askeri öldürüldü.Gazze’deki hükümet verilerine göre ise, 7 Ekim’den bu yana İsrail saldırılarında ölen Filistinli sayısı 6 bin 150’den fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın olmak üzere 15 bin 207’ye yükseldi.İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de 7 Ekim’den bu yana İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 249 Filistinli hayatını kaybetti.Bu süreçte İsrail ordusu, Gazze’de on binlerce yaralı ve sivilin sığındığı onlarca hastaneyi zorla tahliye ettirmek amacıyla yerleşkelerini ya da ana binalarını vurdu. İşgal sırasında bazı hastaneler de baskınlarla karşı karşıya kaldı. Bu saldırılar sonucunda yüzlerce kişi hayatını kaybetti veya yaralandı.İsrail ordusunun 8 Ekim’den bu yana Lübnan’ın güneyine yönelik saldırılarında ise 22 sivil hayatını kaybederken, Hizbullah ile sınırda yaşanan çatışmalarda ise 86 Hizbullah mensubu öldü.Belirtilen bilgiler çerçevesinde, taraflar arasındaki çatışmaların sonucunda çok sayıda can kaybı yaşandığı ve sivil yerleşim yerlerinin de etkilendiği anlaşılmaktadır. Ancak, yazı içeriğinde belirtilen olayları tarafsız bir şekilde anlatarak, taraflar arasında gerilimi artıracak veya ihtilafa neden olacak ifadelerden kaçınılmıştır.
