İsrail devlet televizyonu KAN’ın son haberine göre, 7 Ekim tarihinden itibaren yaşanan savaş nedeniyle 2 bin asker, psikolojik destek almıştır. Bu durumun ülkedeki güney bölgelerinde hizmet veren iki ayrı psikoloji merkeziyle sağlandığı belirtilmektedir.Haberde yer alan bilgilere göre, bu 2 bin askerin yüzde 75 ila 80’i sahadaki birliklerine geri dönmüştür. Ancak psikolojik destek gereken askerler ise, daha önce hiç tanık olmadıkları şiddet içeren olaylarla karşılaşmışlardır. Bu olaylar arasında ateş açma, çatışma, yaralanma, tehlikeli bir yaralanma veya olaylara şahitlik etme gibi durumlar yer almaktadır. Bu olayların askerlerin performansını olumsuz etkilediği ifade edilmektedir.İsrail ordusu ise 7 Ekim tarihinden bu yana, yedek hizmette bulunan psikolog ve psikiyatristlerin görev yaptığı bir telefon çağrı merkezi kurmuştur. Ayrıca ülkenin güney bölgelerindeki ihtiyaçları karşılamak amacıyla iki psikolojik merkez açılmıştır. Bu merkezlerde askerlere gerekli tıbbi ve psikolojik destek sağlanmaktadır.İsrail’in devam eden savaş durumu, askerler üzerinde ciddi etkiler bırakmaktadır. Bu nedenle psikolojik destek hizmetlerinin büyük bir önem taşıdığı vurgulanmaktadır. Ülkenin güney bölgelerinde açılan psikolojik merkezler, askerlerin duygusal ve psikolojik ihtiyaçlarına cevap verebilmek için faaliyet göstermektedir.Sonuç olarak, İsrail devlet televizyonu KAN’ın aktardığı bilgilere göre, savaş nedeniyle 2 bin asker psikolojik destek almış ve bu hizmetin sağlanması için ülkenin güney bölgelerinde iki psikoloji merkezi açılmıştır. Bu merkezler, askerlerin yaşadığı travmalara karşı etkin bir şekilde müdahale ederek, onların performansını ve ruh sağlığını korumayı hedeflemektedir. Bu girişimler, askerlerin savaş ortamında daha sağlıklı bir şekilde görevlerine devam edebilmeleri için büyük bir önem taşımaktadır.
İSRAİL ORDUSUNUN PERFORMANSI DÜŞTÜ
İsrail ordusunun psikolojisi bozulduğunu gösteren bir başka haber, ordunun performansının düştüğü yönünde. 2014 yılında gerçekleştirilen “Koruyucu Hat Operasyonu” sırasında 75 askerin hayatını kaybetmesi, birçok askerin psikolojik sorunlar yaşadığının belirlendiği bir gerçek. Bu durum, İsrail ordusunun zorlu şartlarda görev yapmanın getirdiği etkilerle mücadele ettiğini gösteriyor.
Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarda, sivil kayıplarını önlemek için İsrail ordusunun mahalle mahalle imha haritaları kullanması da ortaya çıktı. Bu haritalarla ordunun vuracağı mahallelere önceden uyarı yaparak sivillerin bölgeden uzaklaşmasını sağladığı belirtiliyor. Ancak bu planın, Filistinlileri Mısır’a göç etmeye zorlamak istediği yönünde yorumlar da yapılıyor.Gazze’deki hükümetin verdiği bilgilere göre, 7 Ekim’den bu yana İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda ölenlerin sayısı çarpıcı bir şekilde yükseliyor. Bu saldırılarda hayatını kaybeden 15 bin 523 Filistinli arasında, 6 binden fazlası çocuk ve 4 binden fazlası kadın bulunuyor. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te ise bu süre zarfında İsrail güçleri ve Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 254 Filistinli hayatını kaybetti.Bu veriler, İsrail ordusunun sert müdahaleleri sonucunda sivil kayıplarının arttığını ve Filistin halkının büyük acılar yaşadığını gösteriyor. Bu durum, uluslararası toplumun İsrail’e yönelik eleştirilerinin ve barışçıl çözüm taleplerinin artmasına neden oluyor. İsrail’in psikolojik olarak zor bir dönemden geçtiği ve bu durumun askeri operasyonlardaki performansını etkilediği açıkça görülmektedir. Ancak bu sorunları çözmek için diyalog ve barışçıl çözümlerin önemini vurgulamak önemlidir. İhtilafın daha fazla kan ve acıya yol açmasını önlemek için taraflar arasında adil ve kalıcı bir anlaşmanın sağlanması gerekmektedir.
