Kıymetli Hukukçular, Basınımızın güzide temsilcileri,
Ve Yüreğinde insanlık onuru ve hassasiyeti taşıyan tüm vicdan sahipleri;
Bugün burada; Filistinli kardeşlerimizin maruz kaldığı insan hakları ve savaş hukuku ihlalleri ile soykırım suçları sebebiyle, tüm bu suçların faili olan İsrailli yetkililer hakkında suç duyurusunda bulunmak üzere toplandık.
İsrail işgal rejimi; 1948’den bu yana adım adım Filistin topraklarını işgal etmekte; akıl almaz zulüm ve cinayetlerle dünyanın gözü önünde bir soykırım gerçekleştirmektedir.
Geçmişte; Deir Yasin Köyünde, Şabra ve Şatilla’da, El Halil’de, Kudüs’te gerçekleşen katliamlarına, 2023 senesinde Gazze’de devam ediyorlar.
Kıymetli Basın Mensupları, aziz milletimiz;
7 Ekim günü, Filistinli direnişçilerin meşru müdafaa hakkını kullanmaya başlamasından sonra, terör rejimi İsrail, dünya çapında, büyük bir algı operasyonuna başladı. Filistinlileri terörist, kendilerini ise mazlum göstermeye çalışarak, alçakça bir manipülasyona giriştiler. Sözde aydınlar, sözde akademisyenler, en büyük medya grupları, global şirketler bu sahtekarlığa destek verdi.
Ancak… Yalancının mumu yatsıyı göremeden söndü; haddi aşmada dur durak bilmeyen şeytan İsrail, her geçen gün zulmünü artırdı.
Yeryüzünün en zalim terör örgütü İsrail, dünyanın gözleri önünde, alçak saldırılarından birini daha gerçekleştirdi: “Bu kadar da alçalmazlar” zannıyla hastane bahçesine, otoparkına çoluk çocuk yerleşen binlerce mazlumu güdümlü MK-84 füzesiyle vurdu. Evet, katil İsrail, masumların sığındığı bir hastaneyi acımasızca vurdu… Binden fazla masumu oracıkta katletti. Sonu gelmeyen bu alçak saldırılar hala çocuk hastanelerini, ambulansları, evleri bombalanıyor; fosfor bombalarıyla her gün yeni savaş suçları işleniyor; su, elektrik ve internet kesilerek Gazze adeta bir toplu mezara dönüştürülmeye çalışılıyor.
Tarihin sayfalarında utançla bahsedilecek, binlerce yıl geçse dahi lanetle anılacak bir katliamı gerçekleştirdiler.
Zannedildi ki uluslararası toplum, gerçeğin -artık- farkına varır.
Zannedildi ki uluslararası kurumlar, katil İsrail’e -artık- haddini bildirir.
Zannedildi ki uluslararası medya, hakikati -artık- insanlara ulaştırır.
Ne oldu peki? Birkaç namuslu kalem dışında, tüm dünyada üç maymunu oynadılar. Görmek istemediler, duymak istemediler, bilmek istemediler.
Her şey apaçık ortadayken; yeryüzündeki tüm kötülüklerin, vahşetin ve katliamın suç ortağı; istisnasız her teröristin hamisi olan Amerika’nın ayakta durmaktan aciz Başkan’ı Joe Biden, Netanyahu alçağı ile kameralar karşısına geçerek, göz göre göre hayasızca yalanlarını sıraladı.
Neymiş, hastane saldırısını yanında oturan eli kanlı katil değil, öbürleri gerçekleştirmiş; Hamas’ın işiymiş. Açıkça ifade ediyorum, rezil Biden, tarihin en necis yalanlarından birini arsızca söyledi!
Herhalde dünyayı aldatacağını zannediyor. Biz bu İsrail’in de Amerika’nın da cemaziyelevvelini biliriz.
Siz değil misiniz, uydurma bahanelerle Irak’a girip binlerce Iraklı kadına tecavüz eden?
Siz değil misiniz, Irak Ebu Gureyb zindanlarında akıl almaz işkencelerle cinayetler işleyen?
Siz değil misiniz, Ortadoğu’da çıkan bütün savaşların organizatörü, silah satanıyken, çıkıp kendisine “barış ve demokrasi devleti” diyen?
Sadece Müslüman coğrafyalarda değil, Asya’dan Afrika’ya kadar milyonlarca mazlum insana zulmettiniz.
Vietnam’da, Laos’ta, Kamboçya’da katliamlar yaptınız, mazlum halkları toptan imhaya kalkıştınız.
Bugün de terör rejimi İsrail’in hamiliğini yapıyorsunuz.
Dünya tarihinin en alçak soykırımına girişen; hastane bombalayan, çocuk katleden İsrail’e hamilik yaparak elde edebileceğiniz tek şey var: O da yenilmek ve tüm zulümlerinizle beraber yeryüzünden silinmektir.
Bugün bizler burada, sadece elimizden geleni ortaya koyabiliyoruz. İktidarın icra gücü bizim elimizde olmadığı için adliyeye, hukuka başvuruyoruz. Ancak, günü gele…
abi resimvarsa yollarmısın yoksa yapamayız haberinizi
tamm abi birde foto yollarsanız